15 Aralık 2009 Salı

HAYATTAN NE ÖGRENDİM......


*Surekli kendimi geliştirmek zorunda oldugumu,

*En fazla eleştirmem gerekenin "kendim" oldugunu,

*Insan tabiatinin gerek bedenen, gerekse zihnen çok çalışmaya elverişli olmadığını,mutlaka çalışmak için kendine bir sebeb yada amaç bulması gerektiğini,

*İnsanlara kin tutmanın akıl ve ruh sağlığını bozdugunu, bunun yerine direk harekete geçip yüzüne karşı içinden geçeni söylemenin karşı tarafın dengesi bozdugunu,

*Hayata bir fotograf sanatçısı gibi bakmanın gerçekten yaşadıgımı hissettirdiğini,

*En iyi organizatorlerin doğaları gereği daima "kadınlar" oldugunu, en arızalı cinslerinde yine kadınlar oldugunu ,sebebininde maalesef kimyasal(Kanlarındaki hormon çeşitinin erkeklerden fazla ve degişken) oldugunu

* Gecenin en karanlık oldugu an, güneşin doğduğu andır, atasözünü yaşayarak öğrenmenin çok buyuk haz oldugunu, bu anı yaşamamış olanlarada sözle anlatmanın faydasız oldugunu,

*Asıl önemli olanin hayattan "keyif" alarak yaşamak olduğunu, ve yaşadığın anda kaçırdıklarını bir defa daha yaşayamayacağını anlamanın ne kadar zor olduğunu

*İnsanlara iyilikte bulunacağım diye kendini çok zorlamanın gereğinin olmadığını, sadece ve sadece işini iyi yapmanın en büyük iyilik olduğunu,

*Parayla satın alınan tüm hayallerin yalan olduğunu, en büyük hazzın çok didinerek, uğraşılarak elde edilen başarı ve varlıklar olduğunu,

*Güvenin iyi olduğunu ama kontrolun her zaman daha iyi olduğunu,

*Olaylar hakkında not almanın ve hergün yazmanın inanılmaz zor ama bir okadarda yararlı olduğunu,

5 Aralık 2009 Cumartesi

IS DUNYASINDAKI DURUMLAR HAKKINDA: MUHASEBECI ORNEGI



Bir işyerinde çalışan uyanık muhasebeci ,işleri düzeltemeyince yerine yeni muhasebeci çağırmış ve yeni gelen muhasebeciyede uzerinde 1,2 ve 3 yazan sırali zarflar bırakmış.

"Bunları sıkıştığın zaman sırayla açar durumunu düzeltirsin" demiş.

Yeni muhasebeci durumu çok olumlu karşılamış, arkadaşını uğurlamış ve işe dalmış.

Aradan 3 ay geçmiş yeni muhasebeci artık işlerden, problemlerden çok sıkılmış ve 1. zarfı açmış.

Mektup çok kısaymış."Çok problemin oluştuysa ve çözemiyosan senden önceki muhasebeciye çamur at, onu suçla"

Yeni muhasebeci inanılmaz sevinmiş.

Başlamış kendinden önceki muhasebeci hakkında atıp tutmaya"Benden önceki herşeyi yanlış yapmış, yanlış girmiş.......herşeyi temizlemek zorunda kalıyorum"

Bu şekilde tam 2 ay geçirmiş.Sonrasında problemler artarak devam etmiş ve bakmış olacak gibi değil 2. zarfı açmış.O da kısaymış "Problemlerin artarak devam ediyorsa üst yönetime yüklen, çamur at"
Muhasebeciye yeni bir heyecan, bir heves gelmiş.
Başlamış atıp tutmaya."Her şey zaten üst yönetimin yanlışlığı yüzünden ,ben böyle kötü yönetim görmedim, böyle müdür mü olunur, patron her şeye karışırsa firma bu kadar kötü olur". Bu şekilde de ancak 1 ay geçirebilmiş.

İşler içinden çıkılmaz boyutlara gelince son zarfi açımış " 3. zarfa kadar geldiysen, yerine birini bul, geriye 3 zarf bırak ve uza oradan".

Netice : Senden öncekiler hakkında veya üst yönetim hakkında atıp tutma, işini yap, üstelik iyi yap ki birilerine mektup bırakmak zorunda kalma.